Seçim, vergi ve inşaatla büyüdük
Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) göre Türkiye ekonomisi bu yılın ilk çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5.7 oranında büyüdü. Büyümeye en büyük katkı yüzde 11.1’le inşaat, yüzde 10.4’le vergi artışlarından geldi.
30.5 TRİLYONLUK EKONOMİ
Enflasyona bağlı fiyat ve tüketim artışıyla seçime dönük harcamalar ekonomideki sanal büyümeyi hızlandırdı. Sanayi, tarım ve hizmet sektörlerindeki büyüme milli gelir büyümesinin altında kaldı.
TÜİK verilerine göre gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) ilk çeyrekte 8 trilyon 822 milyar lira olurken yıllık bazda GSYH büyüklüğü 30 trilyon 456 milyar liraya ulaştı. Türkiye ekonomisi 2023 yılı sonunda 26 trilyon 276 milyar TL olmuştu. Dolar bazında ilk çeyrekte 285.6 milyar, yıllıklandırılmış bazda 1 trilyon 158 milyar dolar GSYH rakamına ulaşıldı. 2023 yılı sonunda bu dolar bazlı GSYH 1 trilyon 118 milyar dolardı. Yılın ocak-mart dönemini kapsayan ilk çeyrekte en yüksek büyüyen sektör yüzde 11.1’le inşaat oldu. Seçimlerin etkisiyle inşaatta yaşanan büyüme milli gelir büyümesini de yukarı itti. Yılın başında vergilere yapılan yüklü zamlar ile enflasyon arttıkça otomatik olarak artan dolaylı vergi artışları ilk çeyrekte net vergi büyümesini yüzde 10.4’e çıkarttı. Buna karşılık aynı dönemde tarım sektörü yüzde 4.6, sanayi sektörü yüzde 4.9, hizmetler sektörü de yüzde 4.3’lük büyümeyle ülke büyümesinin gerisinde kaldı.
TÜKETİM VE İHRACAT ARTTI
İlk çeyrekte tüketim harcamaları, enflasyonun etkisiyle yüzde 7.3, devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 3.9 ve sabit sermaye oluşumu (yatırım) da yüzde 10.3 arttı. Bu dönemde ihracat yüzde 4 artarken ithalat yüzde 3.1 azaldı.
NE DEDİLER?
Ekonomimiz dengeli büyümeye ilerliyor
Büyüme rakamlarını değerlendiren Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Uyguladığımız rasyonel, öngörülebilir ve kurala dayalı politikalarla ekonomimiz daha dengeli ve sürdürülebilir bir büyümeye doğru ilerliyor” dedi. Şimşek, “Programımız sayesinde dengelenen büyüme kompozisyonu, düşen cari açık, artan güven, iyileşen beklentiler, hızlanan dış kaynak girişi dezenflasyona katkı sağlayacak” ifadelerini kullandı.
Somut bir program ortaya koyulmalı
Merkez Bankası eski Baş Ekonomisti Hakan Kara, şu değerlendirmeyi yaptı: “Açıklanan veriler iki seçim arasında gerçek bir enflasyonla mücadele programı uygulanmadığını açıkça ortaya koyuyor. Ekonomi yönetiminin bunu kabul ederek asıl mücadelenin şimdi başlayacağına dair daha somut bir program ortaya koymasında fayda var. Fiyatlama davranışı ve beklentilerin kırılması için ekonominin daha fazla soğutulması ve güven artırıcı kurumsal düzenlemelerin devreye girmesi gerekiyor.”
Kur yerinde saydı kişi başına gelir arttı
Türkiye ekonomisi 2023’ü 1 trilyon 118.6 milyar dolarlık GSYH ile kapatmış ve kişi başına düşen milli gelir 13 bin 110 dolara yükselmişti. Bu yılın ilk çeyreğinde ortalama dolar kuru 30.89 TL’de kaldı. Döviz kurunun seçim ve enflasyon kaygısıyla baskılanması ilk üç ayda dolar bazında milli geliri 285.6 milyar dolara, kişi başına düşen milli geliri de 13 bin 535 dolara taşıdı. Ancak nüfusun yüzde 10’luk kesimi milli gelirin yüzde 70’ten fazlasını aldığı için asıl büyüyen yine varlıklı kesim oldu.
Makine teçhizat yatırımı hız kesti
Gayrisafi sabit sermaye oluşumu (yatırım) zincirlenmiş hacim endeksine göre, ilk çeyrekte yüzde 11.9 olan makine ve teçhizat yatırımları artış hızı 2023’ün son iki çeyreğine göre gerilerken geçen yılın aynı dönemine göre artış gösterdi. Buna karşılık inşaata yapılan yatırım hem geçen yılın son iki çeyreğine, hem de geçen yılın ilk çeyreğine göre önemli oranda artarak yüzde 9.6’ya çıktı. Bununla birlikte halkın dayanıklı, yarı dayanıklı ve dayanıksız mal tüketimi ile hizmetler sektörüne yaptığı harcamaların tamamında gerileme yaşandı.